Zihnimiz gün boyunca müthiş bir veri ve stres bombardımanına uğruyor. İş yaşamında özellikle, hafta boyu sürüp bazen hafta sonuna dahi sarkabilen bir sinir stres harbiyle başa çıkabilmek zorundayız. Bu esnada öğrendiğimiz pek çok kıymetli şeyi unutuyor, işleyemiyor; üstelik de kitap okumaya vakit bulamadığımız için üzülüyoruz.
Oysa özellikle de yatmadan önce okuduğumuz birkaç kitap satırının hafıza ve zihinsel yeteneklere her yaş için inanılmaz derecede katkısı var; şaşarsınız.
BİLİŞSEL BECERİLERİ GELİŞTİRİR.
Northern Illinois Üniversitesince yürütülen araştırma, bilişsel beceri testlerinde kitap okuma alışkanlığı olan kişilerin olmayanlara kıyasla çok daha yüksek performanslar sergilediğini gösteriyor. Bunun yanında, kelime dağarcığı ve genel kültür düzeylerinin de fark edilir biçimde diğer gruptan yüksek olduğu gözleniyor.
Yani uyumadan önce yapacağınız kısacık bir okuma seansı bile sizi daha akıllı yapabilir. İş yaşamında çokça faydalanabileceğimiz, kapsamlı ve detaycı bir zekayı tetiklemek çok zor değil.
ZİHİNSEL HAFİH HASTALIKLARIN GELİŞMESİNİ SAĞLAR.
Örneğin anksiyete, depresyon. (Neye göre hafif? Başka çok ciddi mental hastalıklara göre düşünülürse).
Elbette kitap okumanın depresyonu %100 geçireceği gibi bir iddia söz konusu değil. Ancak Britanyalı psikiyatristlerin, bir süredir hafif ve orta şiddette depresyon geçiren hastalarına ilaç yazmak yerine kitap okumalarını önermeye başlamaları, işe yaramış. Hastaların büyük bir kısmı, anksiyetede azalma ve depresyon semptomlarında gerileme rapor etmiş.
UYKU KALİTESİNİ ARTTIRIR.
National Sleep Foundation’ın yürüttüğü araştırmaya göre, uykudan önce kitap okumak bedeni uykuya hazırlar; gün içerisinde yaşadığımız olaylarla az sonra dalacağımız uykunun arasında bir nevi barikat görevi görür ve “günün stresinin uykuya taşınmasını engeller”.
Dolayısıyla beden ve zihin, uyku esnasında asıl yerine getirmesi gereken dinlenme ve rejenerasyon ödevine daha iyi odaklanır. Haliyle, ertesi iş gününe daha dinç ve dinlenmiş uyanmaya yardımcı olur.
ALZHEİMER'DAN HARİKA KORUYUCUDUR.
Alzheimer her ne kadar önlenebilir, tamamen korunulabilir bir hastalık olmasa da, belli bazı alışkanlıkları edinmek beynin işlevselliğini korumasına ve Alzheimer riskinin azaltılmasına yardımcı oluyor. Kitap okumak da bu alışkanlıklardan birisi.
National Institute of Aging'e göre, gün içerisinde iş yoğunluğu, stres ve zamansızlığa bağlı olarak kendini kitaba verebilmek pek olası olamayabiliyor. Bu nedenle, bunu gece yatarken yapmamızı şiddetle öneriyor.
ZİHNİ %68 ORANINDA BOŞALTABİLMEYE YARDIMCI OLUR.
Sussex Üniversitesinin yaptığı bir araştırmaya göre, uyumadan hemen önce yapılacak sadece 6 dakikalık bir okuma bile, zihni %68 oranında boşaltabilmeyi (ki bu değer müzik dinlemek veya bir fincan çay içmekten çok daha iyi) sağlayabilir.
KORTİZOL SEVİYESİNİ DÜŞÜRÜR.
Kortizol stres hormonudur ve iş yaşamı bir kortizol okyanusudur. Gerçi kendisi her zaman kötü bir şey değil; insanları sabah işe gitmek üzere ayıltan, akut problemlerle başa çıkabilmelerini sağlayan hormon da bu.
Ancak ne yazık ki diğer taraftan, vücudu neredeyse harap ediyor. Gastrit ve kronik yorgunluk; zaman zaman depresyon hatta kilo alımının da en önemli tetikleyicisi, yüksek kortizol oranlarımız.
Yatmadan önce okuduğumuz birkaç sayfa bile, gün içerisinde bazen tavana vuran kortizol hormonunun yatağa taşınmasını engelliyor ve böylelikle beyin ve vücudun dinlenme sürecini baltalamamış oluyoruz. Ayrıca yukarıda da değindiğimiz gibi, çok daha kaliteli bir uykuya yardımcı olması da cabası.
EMPATİYİ GELİŞTİRİR.
İnsanlarla sağlıklı ilişkiler kurabilmemizi sağlayan en kilit şey, duygusal zeka dediğimiz EQ.
Science dergisinde yer alan araştırma makalesine göre, uykudan önce özellikle de edebi değer taşıyan bir kitap okumak, kendimizi çeşitli kurgu karakterlerin yerine koyarak empati yeteneğimizi geliştirmeye yardımcı oluyor. Başkalarının duygularını, belirli koşullardaki tepki, karar ve davranış biçimlerini; neden ve sonuçlarıyla beraber anlamamızı sağladığı için de, gerçek hayatta da olaylara daha geniş perspektiften bakarak insan ilişkilerimizi geliştirebilmemize olanak tanıyor; ki bu da hem iş hem de özel yaşantılarımızda oldukça kıymetli.
GECELERİ DÜZENLİ KİTAP OKUMA ALIŞKANLIĞI EDİNİLMELİDİR.
Bu sayede her yeni iş gününe beyni ve vücudu şarj etmiş bir şekilde başlayabilmek mümkün. Bunu alışkanlık haline getirmiş kişiler, yatmadan önceki 15-20 dakikalık bir okumanın, uyku süresi anlamında asla zaman kaybı olmadığını çok iyi bilir.