Hepimize güzel bir gün ve hafta diliyorum sevgili okurlarım. Z kuşağı yaşlılarımızı anlatacağım. Çocukları ne kadar büyümüş olursa olsun her yaşlarında yönetmek isteyen 60 yaş üstü kuşaktan bahsedeceğim. Bugün hayatta olan kuşakları tanımlayarak başlayalım.
- 1925-1945: Sessiz Kuşak (Silent Generatio)
- 1946-1964: Bebek Patlaması (Baby Boomer)
- 1965-1979: X Kuşağı
-1980-1995: Y Kuşağı (Millennials)
- 1996-2021: Z Kuşağı:
Z KUŞAĞI GENÇLERİ
Bunların içinde en gözde olanı, en çok eleştirileni gözlerini internete, sosyal ağlara ve cep telefonları vb aletlere açan, birçok bilgi kaynağına hızla ulaşabilen, sanal deneyimleri çok yoğun kullanan teknoloji bağımlısı z kuşağıdır.
Alaycı ve boş vermiş, kendilerini çok özel zanneden, girişimci yönleri gelişmiş, öncü olmayı seven bir gruptur. Teknolojiyi hava ve su ile aynı kategoride değerlendirirler. Akıllı telefonları olmadan evden çıkmazlar. Yaratıcı, tüketici, geleneksellikten uzak ve otoriteye karşı saldırgan hatta umursamaz bir gruptur.
SESSİZ VE BABY BOOMERS KUŞAKLARI
Bugünün nene dedelerini oluşturan sessiz ve baby boomers kuşaklarının evrimini konuşacağız. Ben babamın anneannesi ve annesini tanıma şansı buldum. Ve etrafımda onların akranı pek çok yaşlıyı da tanıdım. Sessiz kuşağın yaşlıları yaşlandıklarını kabul ederlerdi. Ticaretten ve siyasetten çekilmişlerse bu konularda fikir beyan etmezler, çocuklarına akıl vermez ve daha çok söz dinlerlerdi. Örneğin seçimde oy mu kullanacaklar çocuklarına akıl danışırlar ve ona göre hareket ederlerdi. Almaya satmaya karışmazlardı. Yaşlı erkekler camiye gider gelir kuran okur, teyzeler evde kuran okur torunları ile ilgilenirlerdi.
ZAMANIN YAŞLILARI Z KUŞAĞINA AİTLER
Şimdi bizim çağımızdaki yaşlılarımız, dede-nenelerimiz ise her şeyi biz gençlerden iyi biliyorlar. Her konuda fikirleri, iddiaları ve savları var. Her birimiz ayrı birer evde yaşamamıza rağmen çocukları üzerine tahakküm kurmaktalar. Nasıl yaşayacağamıza, kimle görüşeceğemize, çocuklarımızı nasıl eğiteceğimize, ne giyeceğimize ve hatta hangi partiye oy atacağımıza bile kadar karar vermek istiyorlar. Bence en çok eleştirdikleri kendini biraz beğenmiş, her şeyin en iyisini bildiğini düşünen, tüm dünya kendine uysun isteyen z kuşağı gençleri ile çok benzerler. Bence zamanımızın yaşlıları da z kuşağına aitler.
Bu bağlamda aktif hayatın içinde olmayan, almayan-satmayan, eskisi gibi farklı şehir ve insan görmeyen, hayatı daha sınırlı bir alanda yaşayan ve hatta tv de bile aynı kanalları izleyen sevgili z kuşağı yaşlıları, bu denli tek düze yaşarken lütfen bu kadar baskın karakter olmayınız. Her şeyi ve herkesi yönetme gücünüz yoktur. Hayat sadece sizin görüşleriniz etrafında da dolanmıyor. Sizin bildiğinizden farklı çok hızlı bir dünya yaşanıyor.
Demem o ki; dostlar, Maraşlılar, vatandaşlar, yurttaşlar, dinleyin ey hemşerilerim; yaş aldıkça daha çok dinleyin, size doğrudan sorulmadıkça fikir anlatmayın, çağırılmadığınız aile toplantılarına gitmeyin ve küsmeyin, sevildiğiniz meclislerle arayı açmayın, gençlerle birlikte olduğunuz toplantılarda sonuna kadar oturmayın ki sizden sonra gençler bir arada kalıp kaynaşsınlar. Çocuklarınızın kılık kıyafet, siyasi tercihlerine karışmayın.
Sevgiyle kalın.
Uzm. Dr Zekeriya BÜYÜKDERELİ